Karlı bir günün sabahında ucuz ekmek almak için uzun bir kuyrukta bekleyen yaşlı amca

Pazardan, poşetinde iki patates ile evine dönen nine

Gülümseyen siyasilerin arasında “hain” diye bağıran bir küçük çocuk

Öldürülüp bir aracın arkasında sokaklarda süründürülen biri

Yerde yatan isimsiz bir çalışana tekme atan iktidar sahibi memur

Ayakkabıları delik, başında bir kurşun, kaldırımda yatan bir aydın

Parmaklıkların arkasından yıllardır etrafta savcı ve hâkim var mı diye bakan başka bir aydın

Yurt dışından herkesten gizli kaçırılarak getirilen bir kişi

Kilisesi yakılmış, dükkanı yağmalanmış başı hep eğik bir vatandaş

Boşanmak istediği için her gün öldürülen bir kadın

İnancı yüzünden işinden atılan memur

Bir olayı haberleştirdiği için tutuklanan gazeteci

Arkadaşına telefon ettiği için bin pişman ettirilen kimse

Bankaya para yatırdı diye fişlenen biri

Çamurların içinde sürünerek ülkeden kaçmaya çalışan bir anne ile çocukları

Başörtüsü yüzünden hor görülen bir genç kadın

Kısa eteğinden dolayı korku ile yürüyen bir genç kadın

Başka bir ülkede iş arayan genç

Bayrağa sarılı tabuta kapanmış bir anne

Oğlunun mezarının yerini soran başka bir anne

İşkence diye bir olayın olduğunu bilfiil öğrenen bir kişi

Bunlara katlanamadığı için yurt dışında yaşamayı hayal eden genç

Gözünde yaş, gönlünde umut olan biri.

Ve öte yanda:

Her yanı tozpembe gösteren bir gözlük kullanan biri

Pandispanyayı ekmeğe tercih eden hanım

Bütün dünyanın bizi kıskandığını söyleyen bir siyasetçi

Yaşananlar ile kendi oy tercihinin arasındaki ilişkiyi göremeyen taraftar

Cübbesine düğme diktirmiş hakim

Kendi refahını genel refah diye yaşayan inançlı kimse

Dün düşman dediğine bugün dost diyen

ve dün dost dediğine bugün düşman diyen bir kimse

Düşman saydığına karşı yapılan kanunsuzluğu hak sayan biri

Çevresini dost veya düşman olarak algılayan ve

müttefiklerini düşman sayan siyasetçi

Bugünün sonsuza kadar süreceğini uman

gözünde korku, gönlünde kin olan biri.